Cumhuriyet yahut Gazze

 
Cumhuriyet yahut Gazze Cumhuriyet yahut Gazze

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı -geçen hafta da yazdığım gibi- hayli sönük kutlandı. Sanki sıradan bir yıldönümüymüş gibi geçip gitti. . yılı böyle sönük geçmemeli, böyle silik olmamalıydı. Ama oldu bir kere. Bu musibetten gelecek için ders çıkarmak, ne olduğumuz ve ne olmamız gerektiğine dair tefekkür etmek her yurtseverin görevi olmalı. Bu mitingdeki siyasi mobilizasyon çalışması, 29 Ekim’i gölgede bırakamasa da, mevcut şartlar içinde bile tam randımanla kutlanmasını önledi. Bunda büyük rolü olan tercihlerden biri, evet tercih kelimesinin altını çiziyorum, 28 Ekim günü İstanbul’da yapılan Büyük Filistin Mitingi’ydi. Cumhuriyetimizin 100. Türkiye cumhuriyetinin yüzbinlerce yurttaşı, kendi cumhuriyetleriyle meşgul olmak yerine, ellerinde Şerif Hüseyin’in Osmanlıya karşı isyanında kullandığı bayraklarla, “İsrail’i tel’in” ettiler.

Cumhuriyet yahut Gazze

. yılı -geçen hafta da yazdığım gibi- hayli sönük kutlandı. Cumhuriyetimizin 100. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Bu mitingdeki siyasi mobilizasyon çalışması, 29 Ekim’i gölgede bırakamasa da, mevcut şartlar içinde bile tam randımanla kutlanmasını önledi. Ama oldu bir kere. Türkiye cumhuriyetinin yüzbinlerce yurttaşı, kendi cumhuriyetleriyle meşgul olmak yerine, ellerinde Şerif Hüseyin’in Osmanlıya karşı isyanında kullandığı bayraklarla, “İsrail’i tel’in” ettiler. Bu musibetten gelecek için ders çıkarmak, ne olduğumuz ve ne olmamız gerektiğine dair tefekkür etmek her yurtseverin görevi olmalı. yılı böyle sönük geçmemeli, böyle silik olmamalıydı. Bunda büyük rolü olan tercihlerden biri, evet tercih kelimesinin altını çiziyorum, 28 Ekim günü İstanbul’da yapılan Büyük Filistin Mitingi’ydi. Sanki sıradan bir yıldönümüymüş gibi geçip gitti.